GÜZEL MÜSLÜMANLIĞIN ALÂMETLERİ

Cuma, 29 Mart 2024 08:09 Ahmet Türkan
Yazdır

Güzel bir müslüman, hayır işleri ve hayır işleyenleri sever. Kötülükten ve kötü işleyenlerden uzak durur. Yapılması teşvik edilen veya emredilen işlere imkânı olduğu sürece koşar. İmkânı olmayıp bu şeyleri yapamadığı zaman üzülür. Kendisini ilgilendirmeyen söz ve işleri terk eder. Zorlama ve yapmacık işlerden kaçınır. Kendisine emredilmeyen ve teşvik edilmeyen her türlü işten uzak durur.

Fitneden emin olduğu ve dini konusunda bir tehlike bulunmadığı zaman, beş vakit namazını cemaatle kılar. Gıybetten ve insanların dedikodusunu yapmaktan uzak durur. Kendi nefsi için sevdiği şeyleri herkes için sever ve ister. Aynı şekilde, kendisi için kötü gördüğü her şeyi diğer bütün insanlar için de kötü görür ve istemez. Hayır işlere ve kendisini Allâh (c.c.)’a yaklaştıracak şeylere koşar.

Güzel müslüman, çok konuşmaz; yumuşak yüzlüdür, müminlere karşı alçak gönüllü, kibirli insanlara karşı onurludur. Boş ve batıl işlerde kimseyle çekişmeye girmez. Din konusunda kimseye yağcılık yapmaz. Hak olan bir şeyde kimseye kızmaz. Sonuç kendi aleyhine olsa ve hakkı söyleyen kimse kendisine en uzak bir kimse olsa bile o, hakka boyun eğer.

Bâtıl ve haram olan hiçbir şeyi sevmez. Bu şey kendisine bir kazanç getirse veya onu söyleyen en yakın birisi de olsa, haksızlığı reddeder.

Güzel Müslüman, kendisini sevenlerin onu övmesini kötü görür. Sevmediği kimselerden gelen nasihâti ve doğru şeyleri kabul eder. Kalbinde, övülmekle yerilmek aynıdır, ikisine de iltifat etmez. Kendisine zarar veren konularda da olsa, doğruyu söyler. Hemen bir menfaate ulaşmak için yapmacık hâl ve hareketlere girmez.

Güzel Müslümanın içi dışından daha güzeldir. O, halkın eziyetlerine tahammül gösterir; onlardan gelen sıkıntılara sabreder, güzel haliyle onlardan ayrılır.

(Ebû Tâlib El-Mekki, Kalplerin Azığı, 3.c., 596-597.s.)