SAYIN CUMHURBAŞKANI'na AÇIK MEKTUP
Pazartesi, 06 Mayıs 2024 18:29
Sema MARAŞLI
Sayın Cumhurbaşkanım!
Güzel ülkemizde maalesef ki çok kötü şeyler oluyor. Büyük zulümler var ve insanların sizden umudu var. “Cumhurbaşkanımız bilseydi bunlara izin vermezdi, haberi olmuyor, danışmanları haber vermiyor” diye düşünüp size ulaşamamanın ıstırabını yaşıyorlar. Hem onların sesi olmak hem de tarihe bir not düşülmesi için size bu mektubu yazıyorum.
Sözü çok uzatmadan zulümleri ana başlıkları ile yazacağım.
Ana problem şu ki bu zulümler kanunlar vasıtası ile yapılıyor.
Son Güncelleme: Pazartesi, 06 Mayıs 2024 18:29
Devamını oku...
|
DOST SEÇME SANATI!!!
Pazartesi, 06 Mayıs 2024 18:29
Ahmet Türkan
İnsan ancak dostları kadar büy ür, dostları kadar gelişir. İnsanın çapı, dostlarının çapı kadardır. Bir insanla dost olmak, geleceğinizi o insana emanet etmektir. Dostlarımızın, boyasıyla boyanır, ahlakı ile ahlaklanırız. Kişinin kalitesini, dostları belirler. Kim olduğunu bilmek isterse, kimlerle dost olduğuna bakmalı insan. Adaletin önderi Hz. Ömer’in dediği gibi; “Kişinin dostu; aklının kılavuzudur.”
Devamını oku...
HZ. HATİCE’NİN (R.A.) PEYGAMBERİMİZ (S.A.V.)’İ ARATMASI, TESELLİ VE TEBŞİR ETMESİ
Pazartesi, 06 Mayıs 2024 18:29
Ahmet Türkan
Hz. Hatice (r.a.), Nebî (s.a.v.)’e yemek yapıp göndermiş; gönderdiği adamlar Nebî (s.a.v.)’i Hira mağarasında bulamamışlardı. Bunun üzerine, amcalarının ve dayılarının evlerine de adam gönderip arattırmıştı. Oralarda da bulamayınca, çok kaygılanmıştı. Peygamberimiz (s.a.v.) ise, hâlâ, olduğu yerde duruyordu. Nihayet, Cebrail (a.s.) ayrılıp gidince, Nebî (s.a.v.) hemen evine döndü.
Peygamberimiz (s.a.v.) eve geldiği zaman, Hz. Hatice (r.a.): “Ey Ebu’l-Kasım! Nerede idin? Vallahi, seni aramak için adamlar saldım. Onlar seni Mekke’nin yukarılarına kadar aradıkları halde, bulamayıp geri döndüler!” dedi.
Devamını oku...
|
Mezunlara Nutuk
Pazartesi, 06 Mayıs 2024 18:29
Ahmet Türkan
Salahiyetim olsaydı, her sene üniversitenin ve yüksek mekteplerin son sınıf mezunlarını bir araya toplar, onlara şu fikirleri kabul ettirmeye çalışırdım. –Tahsiliniz bugün sonar eriyor, değil mi? Ellerinize tutuşturulan diplomanın en büyük yalanı budur.
Tahsiliniz bugün bitmiyor, bilakis, bugün başlıyor. On altı, on yedi seneden beri size öğretilen şeylerin çoğu ihtisas bakımından lüzumsuzdur; bugün dünyada hala yıkılmamış kötü bir öğretim sisteminin kurduğu an’aneye göre hafızalarınıza istif edilmiş, unutulmaktan başka hiçbir şansları olmayan ölü bilgilerdir. Zekânız bu kokuşmuş malumat kadavralarını ne kadar atarsa, hürriyetine o kadar erken kavuşur.
Mümkün olsaydı, size bugün diploma yerine bir hafıza müshili verir, ilmin bu molozlarını ruhunuzun bağırsaklarından, dışarıya çabuk def etmenize hizmet ederdim. Ellerinizdeki diploma, öğretim denilen ve yazık ki, ilacı henüz keşfedilmemiş müzmin bir hastalığın raporudur. Bu günden öteye ilk işiniz, kendiniz bu zoraki bilgi illetinin toksinlerinden kurtarmağa çalışmak olsun, size ihtisas olarak öğrettiğimiz şeylerin de bir kısmı lüzumsuz bir kısmı yanlıştır.
İMÂM-I A‘ZAM (R.A.)’İN VASİYETİNDEN
Pazartesi, 06 Mayıs 2024 18:29
Ahmet Türkan
İmam-ı A’zam hazretleri vasiyetlerinde şöyle buyururlar:
“Beşyüz bin hadis içinden toplayıp seçtiğim şu beş hadisi şeriflerle amel etmelisin:
1- “Ameller (Kıyamet ve kabûlü itibarı ile), niyetlere bağlıdır. Her kişinin niyet ettiğinde ise (iyi veya kötü), eline geçecek olan da odur…” (Buhârî, Müslim)
2- Kişinin (dünya ve âhirete yaramayan) mâlâyânîyi (lüzumsuz söz ve ameli) terketmesi, İslâmın (Müslümanlığın) güzelliğindendir.” (Tirmizî)
Devamını oku...
|
|
|
|
JPAGE_CURRENT_OF_TOTAL |