ahmetturkan.gen.tr

HAYATTAN DERSLER

  • Yazıtipi boyutunu arttır
  • Varsayılan yazıtipi boyutu
  • Yazıtipi boyutunu azaltır

NUŞİREVAN'IN ADALETİ

e-Posta Yazdır PDF

 

NUŞİREVAN'IN (نوشیروان) ADALETİ

Hazreti Ömer (حضرت عمر)ve Sa'd bin Ebi Vakkas (سعد بن ابی وقاص)Hazretleri, İran'a at satmaya gitmişlerdi. İran'a vardıkları zaman şehrin girişinde cirit oynayan gençleri görüp seyre daldılar. Bir ara yabancıların kendilerini seyretmekte olduğunu fark eden gençlerden birisi yanlarına gelip "Bedeviler" gibi sözlerle hakaret ettikten sonra, satmak için getirdikleri ve üzerine bindikleri Arap atlarını ellerinden zorla aldılar.

Hazreti Ömer ve Sa'd bin Ebi Vakkas Hazretleri ticaret için geldikleri şehre üzüntülü olarak girdiler. Yanlarında yiyecek bir şeyleri olmadığı gibi paraları da kalmamıştı. Aç susuz akşam olmasını beklediler. Akşam olunca da bir hana vardılar. Kapıdan girer girmez hancı, gelenlerin yabancı olduğunu ve üzüntülü olduklarını anladı. Neden üzüntülü olduklarını sordu. Sa'd bin Ebi Vakkas Hazretleri ise başlarından geçenleri hancıya anlattı. Hancı onları dinledikten sonra:

 

Son Güncelleme: Pazartesi, 06 Mayıs 2024 21:57 Devamını oku...
 

BİR KADININ İTİRAFLARI

e-Posta Yazdır PDF
Bir Kadının İtirafları

On yedi yıllık evlilikten sonra bir kadın şunları söylüyor:
Erkek Allah'ın yarattığı en güzel canlıdır. Eşine, kızına, kız kardeşine, annesine, babasına, torununa vermek için sahip olduğu herşeyi feda edip vazgeçer.
Gençliğini ve sağlığını eşi ve çocukları için feda eder. Çünkü sürekli çalışır. Bazen gece geç vakitlere kadar çalışmaya devam eder.
Ailesinin hayatını, çocuklarının geleceğini inşa etmeye çalışır. Birkaç işte çalışmak zorunda kalsa ve bu sağlığına mal olsa dahi…
Sürekli mücadele eder. Annesinden, diğer yakınlarından hatta iş yerinde amirinden işittiği azarlara tahammül eder.
 

MEZHEPSİZLİK DİNSİZLİĞE KÖPRÜDÜR

e-Posta Yazdır PDF

İmâm-ı Gazâli, İmâm-ı Suyuti, İmâm-ı Şa’râni, Fahreddin-i Râzi, İmâm-ı Nevevî gibi asırlardır Müslümanların arkasında gittiği âlimler; her biri yüzlerce eser bırakıp İslâmî ilimlerdeki yetkinliklerini, Kur’an ve sünnete vukûfiyetlerini ispatlamış olmalarına rağmen, mezheblerin dışına çıkmamışlar, dört mezhebin yayılmasına gayret etmişlerdir. Bu şekilde sayabileceğimiz nice âlimler bile müctehidliği iddia etmemişken, “Cahil, cesur olur” sözünden de anlaşılacağı üzere çağımızda bu tür cesurlara rastlamak mümkündür. Çağımızda insanlar inanç, amel ve bütün konularda şer-i şerîfe uygun yaşayabilmek için selefe, onların icmâına yâni bir mezhebe uymak zorundadırlar.

 

Son Güncelleme: Pazartesi, 06 Mayıs 2024 21:57 Devamını oku...
 

NEBİ (S.A.V.)’İN DOĞUMUNDAKİ MUCİZELER

e-Posta Yazdır PDF

Resûlullâh (s.a.v.) Efendimiz’in doğduğu gece, Îrân kralı (Kisrânın) sarayı sallandı ve on dört burcu (kale çıkıntısı) yıkıldı. Fârisin (Mecûsîlerin) bin seneden beri hiç sönmeden yanan ateşi söndü. Sâve gölünün suyu yere çekilip kurudu. Mecûsîlerin meşhur âlimi Mü’bedân rü’yâsında serkeş develerin, önlerine kattığı atları öldürüp, Dicle nehrini geçtiklerini ve memleketlerine dağıldıklarını gördü.

Kisrâ, sarayının sallanmasından ve burçlarının yıkılmasından çok korktu. Kimseye bildirmek istemedi. Fakat sabahleyin tahtına oturunca sabredemeyip bu hâdiseyi vezîrlerine ve ileri gelen adamlarına anlattı. O, bunları anlatırken mecûsîlerin ateşinin söndüğünü bildiren bir mektûb geldi. Kisrâ daha çok endişelendi. Sonra Mü’bedân gördüğü rü’yâyı anlattı. Kisrâ, “Mü’bedân’a bu hâdiseler için ne denebilir?” diye sordu. O da bunlar Arâblar arasında meydana gelen bir hâdiseye işârettir, dedi.

Devamını oku...
 

Bir güncelleme öyküsü: 1

e-Posta Yazdır PDF

ÜMİT ŞİMŞEK

– 1 –

“Geriye bakarsak adımlarımız geriye gider; bugünün ülkeleri 1400 yıl öncesinin kanunlarıyla idare edilmez” demişti 12 Eylül döneminin devlet başkanı Kenan Evren konuşmalarının birinde. Zat-ı devletlerinin mensup olduğu zihniyetin alâmet-i farikası haline gelmiş bir söylem olduğu için, onun bu tür sözleri kimseyi şaşırtmıyor, hattâ ciddîye de alınmıyordu. Nitekim Diyanet İşleri Başkanlığına başörtüsü ile ilgili çağdaş bir fetva sipariş ettiğinde, Din İşleri Yüksek Kurulu onun beklentilerine tamamen ters istikamette bir fetva yayınlamıştı. Yine aynı ihtilâl döneminde Genelkurmay Başkanlığı Diyanet İşleri Başkanlığından bir yıl boyunca bütün hutbelerde okunmak üzere hepsi Atatürk’ü anlatan 56 hutbe hazırlamasını istediği zaman, Diyanet buna da boyun eğmemişti.[1]

 

Son Güncelleme: Pazartesi, 06 Mayıs 2024 21:57 Devamını oku...
 


JPAGE_CURRENT_OF_TOTAL

REKLAMLAR

Web Site Tasarımı

Yönetim Panelli Website Tasarımlarınız için

0532 307 60 09

 

 

İSTATİSTİKLER

OS : Linux c
PHP : 5.3.29
MySQL : 5.7.43
Zaman : 21:57
Ön bellekleme : Etkisizleştirildi
GZIP : Etkisizleştirildi
Üyeler : 31076
İçerik : 1251
Web Bağlantıları : 2
İçerik Tıklama Görünümü : 2253050